Azerbaycan Turizmi
TURİZM POTANSİYELİ YÜKSEK OLAN BÖLGELER
Azerbaycan topraklarının birçok bölge ve yöresi turizm potansiyeli açısından çok önemli nitelikler taşımaktadır. Özellikle Apşeron Yarımadası'nın kuzey kısmı ve Hazar Denizi kıyılarında, ayrıca Guba-Haçmaz, Lenkeran Ovası, Merkez ve Batı Bölgesi turizm potansiyeli açısından daha yüksek potansiyele sahiptir.
Bunların başlıca özelliklerine aşağıda değinilmiştir.
Apşeron Yarımadası: Doğal koşulları, dinlenmeye uygun iklimi, ılık ve berrak denizi, ince kumlu plajları, tedavi amaçlı kullanılan çamuru ve şifalı suları, ulaşım ve altyapı bakımından gelişmişliği göz önüne alınırsa, ülkede rekreasyonel dinlenme komplekslerinin yaratılabileceği en önemli bölgelerden biridir. Zaten Azerbaycan'daki tedavi nitelikli sanatoryumların çoğu buradadır.
Şöyle ki, kalp-damar, sinir sistemi, mide-bağırsak hastalıkları üzerine, birçok büyük dinlenme merkezi bulunmaktadır (Memmedov ve Rehimov, 2000; Guliyev, 2000). Öte yandan bu yarımada, Azerbaycan'ın çocuk-gençlik parklarının en yoğun olduğu bir kampçılık merkezidir. Son yıllarda buradaki sağlık yurtlarının iyileştirilmesi ve yenilerinin yapılması konusunda girişimler başlatılmıştır.
Apşeron Yarımadası'nın termal turizminde; Surahanı, Şıh, Bilgeh, Buzovna, Pirşaha ve Merdekan'da hidrojen sülfürlü su kaynakları büyük önem taşımaktadır.
Guba-Haçmaz: Azerbaycan'ın Kuzeydoğu kesiminde bulunan Guba-Haçmaz, büyük gelişme perspektifi olan rekreasyon-turizm bölgelerinden biridir. Bu bölgenin elverişli ulaşım mevkii, manzara güzellikleri ve dağlık alanları, Hazar Denizi'nin Yalama-Nabran, Gilezi-Zarat kıyılarındaki balneoloji merkezleri,
Kalealtı, Haltan vb. mineral su kaynakları, rekreasyonel önemi arttıran özelliklerdir.
Bilhassa 1970'li yıllardan beri Deveçi ilçesindeki 350 kişilik Kalealtı mineral suyu Batı Ukrayna'daki Naftusiya suyuyla aynı tedavi edici özelliğe sahiptir.
Ayrıca Hazar Denizi'ne ve demiryolu hattına yakınlığı, deniz seviyesinden 500 m yükseklikte oluşu, son derece güzel ve yeşil peyzajı, sebzecilik, bağcılık ve hayvancılığın geliştiği ilçelerle iç içe olması, temiz ve sağlık verici havası, Kalealtı'nın kısa sürede bir sağlık ve dinlenme merkezi olarak tanınmasına yol açmıştır (Zeynallı, 1998; Oğan, 2000). Yaz aylarında hafta sonları, yalnızca Bakü, Sumgayıt çevresinden gelenlerin sayısı 2000'i bulmaktadır. Bütün bir yıl gelen ziyaretçi sayısı ise 100.000 civarındadır.
Lenkeran Ovası: Hazar Denizi kıyısındaki Lenkeran Ovası da gelecek için değer taşıyan rekreasyonel kullanım alanlarından biridir. Ovanın güneyi; subtropikal iklimi, kumlu plajları ve güzel manzaralı siteleri, gelişmiş altyapısı, bütün yıl sebze-meyve yetiştiren tarım sektörü, bol işgücü, mineral su kaynakları, rekreasyon-turizm komplekslerinin oluşturulmasına olanak verir.
Lenkeran ilçesinde Meşesu ve İbadı mineral su kaynağı vardır. Bileşiminde azot ve metan olan bu sulardan banyo alınarak, eklem, kadın hastalıkları, deri, kalpdamar hastalıkları tedavi edilmektedir (Koçman ve Diğerleri, 1994; Abbasov,1998). Meşesu kaynağında 150 yataklı bir tesis bulunmaktadır.
Merkez ve Batı Bölgesi: Azerbaycan'ın doğu yarısına göre, merkezi ve batı bölgelerinde rekreasyon-turizm sektörü az gelişmiştir. Bu geniş arazilerde mevsimlik faaliyet gösteren bazı tedavi-dinlenme tesisleri yer alır.
Küçük Kafkas
Dağları eteklerinde yer alan Naftalan kentinde dünyada tek olan tedavi amaçlı çamur petrolü vardır. Ayrıca bu kentte 1500 yataklı ve tüm yıl hizmet veren sağlık ocağı bulunmaktadır.
Naftalan tedavi petrolü, Strabon'dan alınan bilgilere göre çok eski dönemlerde bile yara tedavisinde kullanılıyordu. Bu nedenle bahsedilen dönemlerde Anadolu'dan, Kafkasya Bölgesi'nden, İran'dan ve Hindistan'dan tedavi için gelen pek çok kişi dönüşlerinde bu petrolü çamur halinde yanlarında götürüyorlardı.
19. yüzyılın ikinci yarısında Naftalan batı ülkelerinin dikkatini çekti ve 1887 yılında bir Alman mühendisin petrol sondaj kuyusundan aldığı numuneden Almanya'da merhem üretilmişti (Oğan, 2000; Memmedov ve Rehimov, 2000). Bugün çeşitli hastalıkların (bel, omirilik, eklem, kas, sinir sistemi, damar, karaciğer ve jinekolojik hastalıklar) doktor kontrolünde tedavisi için Naftalan'daki tesislere binlerce azerbaycanlı ve diğer ülkelerden çok sayıda turist gelmektedir.
Azerbaycan'da bu tür tesislerin günlük konuk etme kapasitesinin 30.000 kişi olduğu belirtilmekte ve buralarda 120.000 kişiye istihdam sağlandığı açıklanmaktadır.
Şuşa, balneoloji-iklim tedavi merkezi olarak Azerbaycan'da çok ünlüdür.
Kentin, kuru ve temiz havasına, ultraviyole ışınların tedavi edici özelliğine bağlı olarak İsviçre'nin Davos sağlık merkezinden daha üstün olduğu bilinmektedir.
Diğer taraftan, Şuşa'da Turşsu ve Şırlan karbon-hidrojenli mineral sular, eşsiz dağ manzaraları rekreasyonel potansiyelini artırıcı etken olmuştur (ancak Ermenistan'ın işgalinde olmasından dolayı faaliyeti geçici olarak dayanmıştır).
Terter çayı vadisinde 2100-2200 m'lerdeki İstisu mineral su kaynakları, bileşimi ve tedavi edici niteliği itibariyle dünyaca tanınmış Çek Cumhuriyeti'nin Karlovary termal sularıyla aynı özellikleri paylaşmaktadır. İstisu sağlık ocağında mide, bağırsak, sinir sistemi, jinekolojik ve ürolojik hastalıklar tedavi edilmektedir (Koçman ve Diğerleri, 1994; Eminov, 2002). Buraya en çok yaz aylarında gelinmekte olup, kiralık evler ve çadırlar konaklamaya uygundur.
TURİSTİK KAMP VE TESİSLER
Azerbaycan'da turistler için kurulmuş kamp ve tesisler çeşitli bölgelerde dağılmış olup ülkeye gelen turistlere konaklama imkanı sağlanmıştır.
Turistik Kamplar: Azerbaycan'da turistler için kurulmuş kamplar çeşitli bölgelerde dağılış gösterir. Bunlar arasında özellikle; Bakü-Garadağ, Mıngeçevir, Hacıkent, Şuşa, Naftalan, Gebele, Zagatala, Lenkeran ve Yalama'dakiler büyük önem taşır. Ancak bunlar içerisinde sadece Yalama'daki kamplar 1000 yatak kapasitesini aşmaktadır. Diğer kamplar ise, 1000 yatak kapasitesinin altındadır. Azerbaycan'da esas turizm mevsimi daha çok Mayıs'tan Ekime kadar maksimum da 6 ay devam eder. Buna karşılık, Yalama, Zagatala, Şuşa ve Bakıdakı turist kampları ise bütün yıl hizmete açıktır.
Dinlenme Tesisleri:
Azerbaycan'da toplam 98 dinlenme tesisi yer almakta olup bunlar 1998 yılı itibariyle 18.224 yatak kapasitesine sahip bulunmaktadır.
Bunların tesis türleri itibariyle dağılımı ve yatak sayıları aşağıdaki tabloda açıkça gösterilmiştir.
Tesis Türleri Tesis Sayısı Yatak Sayısı
Tedavi-Dinlenme Amaçlı Tesisler 48 10.914
Dinlenme Evleri ve Pansiyonlar 13 845
Dinlenme Kampları 27 1461
Turistik Oteller ve Turizm Kampları 10 5004
Toplam 98 18.224
Kaynak: ADİK*, 1999 ve 2005'den yararlanılarak.
* ADİK: Azerbaycan Devlet İstatistik Komitesi.
Azerbaycan'ın rekreasyonel potansiyeli göz önüne alındığında, ülkenin yılda 1 milyon kişiye dinlenme olanağı tanıyabileceği, ancak mevcut tesislerin iyileştirilmesi ve yenilerinin yapılmasının şart olduğu bildirilmektedir. – Azerbaycan Devlet İstatistik Komitesi'nin verdiği bilgiye göre, istatistik olarak 2014 yılına kadar olan rakamlar aşağıdaki gibidir.
Turizm Müesseselerinin Esas Göstericileri:
Öte yandan, Azerbaycan'da turizm ve gezi işlerinin organizasyonu, iç ve dış turizm kuruluşları tarafından yapılmaktadır. Bu amaçla Bakü, Merdekan, Sumgayıt, Gence, Mingeçevir, Naftalan, Nahçıvan, Beylegan, Eli Bayramlı, Guba, Şamahı vb. yerlerde turizm danışma büroları kurulmuştur.
BAŞLICA TURİZM MERKEZLERİ VE TURİSTİK YOLLAR
Azerbaycan'da, başkent Bakü'den başlayarak çeşitli turizm bölgelerine ulaşan yollar, turistik değeri olan güzergahları oluşturur ve ülke içi turlarda kullanılır.
Bu nedenle özellikle hafta sonları, tatiller ve yaz aylarında yoğun trafiğe sahne olan bu yollar, yakınındaki ve varılan noktalardaki merkezler kadar ülkede tanınmış ve önem kazanmıştır. Bakü merkez alındığında, bazı turistik yolların ve yakın çevresindeki turistik merkezlerin özellikleri şöyledir.
Bakü-Şamahı-Pirgulu: Bu turistik yol, Büyük Kafkasların güneydoğu yamaçlarından geçmekte olup, konaklama yerleri Şamahı'daki turistik otel ve Pirgulu köyündeki ağaç evlerdir. Şamahı, birçok tarihsel eserlere ve eski yerleşme kalıntılarına sahip bir ilçe merkezi olup, yakınlığındaki Pirgulu ise, bol su kaynakları, yeşil çayırları ile kırsal bir dinlenme ortamıdır. Astronomi gözlemevi, buraya bir çekicilik yaratmıştır. Kış aylarında kar yağışı alan yöre, kayak yapmaya elverişlidir, çeşitli turlar düzenlenir ve basit dağ evlerinde konaklama yapılabilir.
Bakü-Gence-Göygöl: Turistlerin bu yolu kullanarak, yöreyi gezme nedenlerinin başında, Gence'nin tarihsel zenginliği kadar, Göygöl gölünün varlığı olmuştur. Yakın dönemde oluşan heyelan setti bu göl 1566 m yüksekliktedir. 1139 yılında meydana gelen büyük deprem, Aksu nehrine kaya bloklarının düşmesine yol açmış, dolayısıyla oluşan heyelan settinin ardında Göygöl oluşmuştur (Budagov ve Apoyev, 1991). Bu çevrede, içinde kıymetli hayvanların (ceylan vb.) barındığı bir de milli park bulunur. Gence'den buraya virajlı dağ yoluyla ulaşılır ki, burada küçük bir dinlenme tesisi de mevcuttur.
Bakü-Gebele ve Bakü-Şeki: Büyük Kafkasların güney eteklerinden geçen turistik yol, bir hatla Gebele'ye, diğer hatla da Şeki'ye ulaşımı sağlamaktadır. Gebele'nin 20 km dışında eski Gebele kentinin kale kalıntıları (Kafkas Albaniyası'nın başkentine ait, M.S. 6-7. yüzyıllar), Hezreköy'de 15. yüzyıla ait 2 anıt mezar ve M.Ö. 1-3. binlere ait mezarlar dikkat çekmektedir. Gebele'de yeni yapılmış modern turistik otellerde ve turist kamplarında kalınabilir. Ticaret merkezi olan Şeki ise, klimatik açıdan dinlenme potansiyeli yüksek, değerli tarihsel ve kültürel kaynaklara sahiptir. Buradaki 2 turistik otel, 1 dinlenme kampı ve sporcuların dinlenme tesisi, konaklama yapılabilecek yerleri oluşturur.
Bakü-Guba-Yalama: Samur-Deveci ovası ve Büyük Kafkasların kuzeydoğu eteklerini takip eden bu yol boyunca, hem yarı çöl peyzajı, hem de yeşil çayırları gözlemek mümkündür. Turistik yol, bir hatla Guba'ya, diğer hatla Yalama'ya ulaşımı sağlar. Guba, 15. yüzyılda bir yerleşim yeri haline gelmiş ve 1744-1789 yılları arasında Guba Hanlığının merkezi olmuştur. Kentteki 19. yüzyıl hamamı, cuma mescidi ve camisi, diğer tarihsel camiler ve eski geleneksel evler görülebilecek yerler arasındadır. Kent çevresinde mineral su kaynakları bulunur (Koçman ve Diğerleri, 1994, Memmedov ve Rehimov, 2000). Yalama ise Hazar Denizi kıyısında olup, önemli plajları, ormanları ile tanınmıştır. Bakü'ye ve deniz kenarına yakınlığından dolayı, en sık gidilen turistik yörelerden biridir. Turist kampları, gençlik kampları ve bazı kurumların dinlenme tesisleri yer almaktadır.
Bakü-Lenkeran-Astara: Genellikle Hazar Denizi kıyısından geçen bu turistik yol önce Lenkeran sonra ise Astara'ya ulaşımı sağlar. Bu bölge subtropical iklimi, plajları ve güzel manzaralı siteleri, gelişmiş altyapısı, mineral su kaynakları, gelecek için değer taşıdığından, modern rekreasyon turizm komplekslerinin daha fazla yapılmasına gereksinim duyulmaktadır. Ayrıca bu bölgenin batısında ve güneybatısında Talış Dağları, doğusunda ise Hazar Denizi ile çevrelenmesi dolayısıyla önemli turistik yörelerden biridir. Burada turist kampları, gençlik kampları ve dinlenme tesisleri bulunmaktadır.